Markanız İçin En Uygun Yazı Tipi Nasıl Oluşturulur?
Televizyon, internet, gazete ve diğer bütün iletişim kanallarında tipografi önemli bir yer tutar. Aslında çoğu kişi tipografinin ne...
Açık Hava reklamlarının en önemli özellikleri arasında, hedef kitlesine kolayca farkedilebilen ve akılda kalıcı yöntemlerle ulaşmasıdır. Üç boyutlu ve iki boyutlu tabelalar ve totemler, ATM kabini reklam uygulamaları, banner, billboard, bigboard, megaboard, bina giydirme uygulamaları, cam üzerine uygulanan grafikler, çatı reklamları, çatı üstü reklam panoları, çift taraflı panolar, çok yüzlü panolar, duvar/alın reklamları, hareketli ve yanıp sönebilen reklamlar, ışıklı panolar/levhalar/tabelalar, kabinli reklam panoları, kiosk köpük reklamlar, kule reklamları, LED ekranlı reklamlar, neon reklamlar, otobüs durağı reklamları, pencere reklamları, poster panelleri, taşıt giydirme uygulamaları, vinil üzerine baskılanan ve sergilenen reklamlar, yer grafikleri, yere monte reklam panoları, yönlendirme panoları ve levhaları, zeplin ve balon reklamları gibi açık havada geniş halk kitlelerine ulaştırılan, iletişim araçları vasıtasıyla sunulan her türlü reklam faaliyetlerine Açık Hava Reklamcılığı denir.
Açıkhava Reklamcılığı reklam verenlerin görsel ve yazılı basın araçlarından sonra en çok reklam verdiği üçüncü reklam aracıdır. Günümüzde televizyon reklamları ve bunun destekçisi olan radyo, gazete ve dergi reklamları tek başına reklam verenlere yetmemektedir. Çünkü gelişen teknolojiyle birlikte aile yapısı ve yaşantısı dolayısıyla sosyal çevre ve iş yaşamı da değişmiştir. Artık toplumda daha çok okuyan ve çalışan bireyle karşı karşıyayız, yani insanlar evde daha az vakit geçiriyor, her gün iş, okul vs sebeplerle evden dışarı çıkıyorlar. İşte bu Açık Hava Reklamcığına ilginin artmasına sebeptir. Çünkü reklam verenler, potansiyel müşteri ile iletişim kurabilecek her türlü reklam ortamını kullanmak istemekte ve bu isteği de düşük maliyetlerle çok büyük kitlelere ulaşabilen ve reklamı yapılan ürün veya hizmeti tekrar tekrar göstererek akılda kalıcılığını sağlayan Açık Hava Reklamcılığı ile gerçekleştirebilmektedirler.
Peki, reklam verenlerin bu kadar ilgisini çeken Açık Hava Reklamcılığı nasıl başladı?
Açık Hava Reklamcılığının dünyadaki varlığı aslında çok ama çok eskilere bilinen ilk medeniyetlere dayanmaktadır. Mağara resimleri, Mısır ve Mezopotamya'da pazar yeri ve mezar taşları üzerindeki süsleme ve resimlerle bezeli yazılar olabildiğince çok kişiye ulaşmak için yazılmıştır. Açıkhava reklamları için en uygun yerler her zaman insanların yoğun olarak bulundukları pazar yeri, kilise çevresi, han ve oteller gibi alanlar olmuştur.
Açık Hava Reklam ortamı, baskı ve matbaanın gelişimiyle birlikte gelişmiş şekillenmiş ve gerçek anlamında, İngiltere'de 1740, Amerika'da 1835'lerde kullanılmaya başlanmıştır. Tarihin akışına paralel Açık Hava Reklamcılığı da gelişmiş, 20. Yüzyılın sonlarında dijital teknoloji devrimiyle birlikte sektörde yeni bir çağ başlamış, yeni yeni reklam ortamları keşfedilmiştir.
Türkiye'de ise Açık Hava Reklamcılığının ilk ürünleri fırça ile yazılan tabelalardır diyebiliriz. Tabelacılık ilk zamanlarda diğer bazı sanat dallarında olduğu gibi Yahudi, Rum ve Ermeni vatandaşlarımız tarafından uygulanırken daha sonraları bu sanatkarların yanlarında yetişen ve eli bu mesleğe yatkın olan Türkler tarafından meslek ilerletilmiştir.
19. yüzyıl başlarında, İngiltere'de başlayan sanayi devrimiyle birlikte, firmaların kendilerini tanıtmak ve yaptığı işleri anlatmak amacıyla işyerlerine astıkları plastik ve ağaç üzerine yazılan levhalar bugün tabela olarak adlandırılmaktadır. 1916'da Vehbi Koç ilk bakkal dükkanını açtığında halk tabelalarla yeni yeni tanışıyordu.
Osmanlı döneminde David Samanon, Jac Hulli ve Ernest Hoffer tarafından 1909'da "İlanat Reklam Acentesi" adı ile ilk reklam ajansı kurulmuştur. İlk kez dergileri, radyo ve sinemayı reklam mecrası olarak kullanan, Beyoğlu'nu reklam afişleriyle süsleyen ve hatta gazetelerde bu gün de kullanılan sütun-santim kavramını getiren bu ilk reklam ajansı aynı zamanda ilk kez Açık Hava Reklamcılığı da ülkemizde faaliyet göstermeye başlamıştır.
Cumhuriyetin ilanıyla birlikte yeni ilke ve inkılapların benimsenmesi ile ülkemizde bulunan yaşantı düzelmeye başlamış, sosyal yaşam ve eğitim gibi alanlarda gelişmeler birbirini takip etmiş ve elbette ki bu durum reklamcılık sektörünü de etkilemiştir.
1926 yılında, Ernest Hoffer reklamcılığın sadece gazete ve dergi reklamlarıyla olmayacağını farklı reklam mecralarına yönelmek gerekliliğini düşünürken, ilk yürüyen billboard fikrini ortaya atmıştır. İki adet 150 x 70, üzerinde reklamı yapılan ürüne ait bilgiler bulunan suntanın kısa uçlarından birbirine bağlanması ve boyu en az 150 cm olan bir adam tarafından sokaklarda taşınması şeklinde gerçekleşen bu ilk Açık Hava Reklamı günümüz sandviç adamlarının da ilkidir. Bununla yetinmeyen Hoffer, bir de afiş yapalım demiş ve tüm Beyoğlu'nu bu afişlerle kaplamıştır.
1970'li yıllarda Coca-Cola ve Pepsi-Cola gibi içecek firmalarının satış noktalarına yaptırdıkları tabela ve ışıklı pano uygulamaları ile bu yeni reklam ortamı bu dönemde hızla yayılmaya başlamıştır.
1980'li yıllarda bira firmaları, beyaz eşya satış noktaları ile özel banka kurumsal kimlik uygulamaları birbirini takip edince Açık Hava Reklam pazarı birden büyümüştür.
Türkiye'de gerçek anlamıyla ilk billboard reklamı – Amerika'dan neredeyse 150 yıl sonra – düşük maliyet ve geniş kitlelere sesini duyurma imkanına sahip olduğundan 1985'de reklamcılar tarafından kullanılmaya başlanmıştır. İlk kez Ankara'da kullanılan billboardlar, demir ayaklar üzerine fiberden ya da alüminyumdan üretilen pano biçiminde olup, sık sık değişen renkli içeriğiyle tüketicilerin merakını uyandırmış ve ayrıca kentin dokusuna da farklılık getirmiştir. Bu sebeplerle diğer kentlere de hızla yayılmıştır.
Dünyadaki ilerlemeyi uluslararası fuarlar ve teknolojiler ile yakından takip eden Türkiye Açıkhava Reklam Sektörü, dünya ülkelerine paralel olarak gelişmekte, dünyadaki Açık Hava reklam uygulamalarına örnek olacak, çok güzel uygulamaları yurdumuzda gerçekleştirmekte, AB standartlarında üretimler gerçekleştirerek yurtdışına açılmaktadır. Ülkemizde büyük çapta Açık Hava Reklamlarını uygulayıcısı olan firmalar Amerika da dahil olmak üzere birçok dünya ülkesine ihracat gerçekleştirmekte, Mercedes, BP, FIAT, Renault, Shell, Total gibi birçok ulusal markanın kurumsal kimlik çalışmaları Türkiye'de üretilerek yurtdışına ihraç edilmektedir.
Dünyada ve Türkiye'de son yılların en favori reklam ortamlarından olan Açık Hava Reklamcılığı, geniş kitlelere ulaşma potansiyeli ve teknolojiyi takip etme hızı ile şüphesiz hayal gücü ve yaratıcılığını da zorlayan bir reklam ortamı olma özelliğini korumaktadır. Tabelalar, panolar, billboardlar, giydirmeler gibi klasik reklam ortamlarının yanı sıra günümüzde interaktif dijital billboardlar, e-info araçları, plazma ekranlar, CLP networkler, gerilla uygulamalar, adwalkerlar gibi teknolojik ortamlarda Açık Hava Reklamcılığın hizmetindedir.
Açık Hava Reklamcılığı o kadar hızlı gelişiyor ki, her gün yeni yeni araçlar ve alanlar ekleniyor ortama veya var olanlar teknolojiyle yarışırcasına kendini zamana uyduruyor. Açık Hava reklam ajanslarıda bu gelişmelere orjinal fikirler ve reklam projeleri ortaya koyarak katkıda bulunmaktadır.